Ingilizce |
Türkçe |
The main factor of the election was the economy. |
Seçimin ana faktörü ekonomiydi. |
The factor of success has been hard work. |
Başarının faktörü sıkı çalışmadır. |
The rising inflation is a major factor in the economic situation. |
Yükselen enflasyon ekonomik durumun önemli bir faktörüdür. |
Factor Kelimesi Kullanım Alanları ve Bilgilendirme
Factor, İngilizce’de önemli bir noun (isim) ve verb (fiil) olarak kullanılır. Noun olarak, factor, bir olayın, sürecin veya durumun etken, gösterge, neden ya da özellikleri anlamına gelir. Verb olarak, factor, bir şeyin bir başka şeyi etkileyebilmesi, dikkate alınması ya da hesaba katılması anlamına gelir.
Factor, genellikle bu iki anlamının her ikisi de bir cümle içinde kullanılabilir. Örneğin, “Fiyat, tedarikçinin kalitesi ve müşterinin talepleri gibi birçok faktör tarafından etkileniyor.”
Factor, bazen isim olarak kullanıldığında özellikle de matematiksel veya fiziksel bir terim olarak kullanıldığında, özellikle de çoğul olarak kullanıldığında, ek bir “s” ile yazılır (factors). Örneğin, “Bir projenin başarısını etkileyen faktörler nelerdir?”
Factor, asla bir İngilizce özne, yardımcı fiil veya zarf olarak kullanılmaz. Örneğin, “I factored the equation” (Denklemi faktörize ettim) ya da “This factorily affects the outcome” (Bu sonuçu faktörel olarak etkiler) yanlışdır.
Factor Kelimesi ile İlgili Eş Anlamlı Kelimeler
English Synonym |
Turkish Equivalent |
Element |
Öğe |
Cause |
Neden |
Factor |
Faktör |
Component |
Bileşen |
Ingredient |
Malzeme |
Hata raporu başarıyla gönderildi. Gerekli inceleme yapılacaktır.
Hata raporu gönderilemedi. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.