English Sentence |
Turkish Sentence |
I have proof that it’s true. |
Doğru olduğuna dair kanıtım var. |
I need proof of purchase. |
Satın alma kanıtına ihtiyacım var. |
She provided proof of the incident. |
O, olay hakkındaki kanıtlarını sundu. |
Proof Kelimesi Kullanım Alanları ve Bilgilendirme
Proof kelimesi, İngilizcede bir ispat anlamına gelir. Bu kelime, bir argümanın doğruluğunu kanıtlamak için kullanılır. Örneğin, “Aşağıdaki gösterge, bu afirmasyonun doğru olduğunu ispat ediyor” gibi. Bu kelime, aynı zamanda bir çeşit kanıt olarak da kullanılabilir. Örneğin, “Bir belge, bu maddelerin varlığını ispat ediyor” gibi. Ayrıca, İngilizcedeki proof kelimesi, bir şeyin algılanmasını sağlamak için de kullanılabilir. Örneğin, “Bu örnek, bu kuralın geçerli olduğunu ispat ediyor”.
Proof kelimesi, daha çok akademik ve resmi alanlarda kullanılır. Özellikle, bir argümanın doğruluğunu kanıtlamak veya bir kuralın geçerliliğini ispat etmek gibi durumlarda, proof kelimesi kullanılır.
Proof kelimesi, herhangi bir katı kural olmaksızın, çoğunlukla akademik ve resmi alanlarda kullanılır. Ancak, bu kelime, daha konuşma dili tarzındaki cümlelerde kullanılmaz. Örneğin, “Bu geceyi ispat etmek için yeterli kanıtım var” gibi cümleler, proof kelimesi ile ifade edilemez.
Proof Kelimesi ile İlgili Eş Anlamlı Kelimeler
English Synonym |
Turkish Equivalent |
Demonstration |
Gösteri |
Evidence |
Kanıt |
Testimony |
Tanıklık |
Validation |
Doğrulama |
Justification |
Gerekçelendirme |
Hata raporu başarıyla gönderildi. Gerekli inceleme yapılacaktır.
Hata raporu gönderilemedi. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.